Köy Enstitüsü nedir...

Son yılların en çok tartışılan konuları arasında eğitim sistemimiz başı çekmektedir. Dünya genelinde yapılan araştırma sonuçlarına da baktığımızda ülkemizin bulunduğu sıralama gerçekten içler acısıdır.

Ülkemiz hiçbir zaman sorunsuz işleyen bir eğitim sistemine sahip olamamış mıdır? Bu soruya cevap bulmak için biraz zamanda yolculuk yapmamız gerekiyor. 17 Nisan 1940 tarihinde oluşturulan sistem çok önemli bir yere sahiptir. 3083 sayılı yasa ile ilkokullara öğretmen yetiştirilmesi amacıyla Köy Enstitüleri kurulmuştur.

Bu proje tamamen Türkiye Cumhuriyeti’ne aittir ve dönemin Milli Eğitim Bakanı olan Hasan Ali Yücel tarafından yönetilmiştir.

Peki, bu Köy Enstitüleri nasıl bir eğitim vermekteydi? Köy enstitülerinde öncelikle günümüzdeki derslerin yanında bağcılık, besi hayvancılığı, arıcılık gibi tarıma dayalı eğitimin yanında marangozluk, demircilik gibi zanaat meslekleri alanında da eğitim veriliyordu.

Bu sistemle yetişmiş bir kişi öğretmen olmanın yanı sıra birçok iş kolu hakkında bir beceri sahibi oluyor, öğrendiklerini öğrencilerine öğretiyor ve kırsalda yaşarken hiçbir sıkıntı çekmiyordu.

Günümüzdeki gibi suni bir eğitim yerine, yaparak- yaşayarak öğreniliyor ve bu sistem hayatın her alanında uygulanıyordu. Bu güzel sistem meyvelerini çok güzel vermiş ve devlet ihtiyacı olan nitelikli insanlarını bu okullarda yetiştirmiştir. Bu okullar sayesinde boş ve vasıfsız halde bulunan hazine arazileri tarıma açılmış ve o yörenin insanları da ekmek paralarını bu arazilerden çıkarmışlardır.

Düzenli işleyen bu sistem her zaman ki gibi bazı kesimleri rahatsız etmiştir. Köy Enstitüleri zamanla Köy Öğretmen Okullarına dönüştürülmüştür. Son darbe günümüzde de benzer senaryolarını gördüğümüz ABD’ den gelmiştir. 2. Dünya Savaşı yıllarında Sovyet Rusya’nın tehditlerinden dolayı dönemin hükümeti, ABD’den yardım talebinde bulunmuştur. ABD ise bu eğitim sistemi Sovyetler Birliği sistemidir diyerek ortadan kaldırtmıştır.

Özetle, Türkiye Cumhuriyeti’nde eğitim sistemsizliği bu olaydan sonra ortaya çıkmış ve hala da devam etmektedir. Belki de bazı sorunların çözümünü çok da uzaklarda aramamak gerekir. Bu sistem modernize edilerek tekrar oluşturulabilirse belki de bu sorunu ortadan kaldırabiliriz.