Hatta bu organizasyon sonrasında bir meslektaşım, 1967 yılından bu yana Hendek Atatürk stadında ilk kez bu kadar taraftarın karşılaşmayı izlediğini dile getirdi.
Çok değil birkaç yıl öncesine kadar Hendek Atatürk stadında yağmur yağdığı zaman bırakın maç oynamayı yürümekte bile zorlanılıyordu. Hatta bazı haftalarda maçların iptal olduğunu ve sahaya maç verilmediğini hatırlıyorum.
Hendekspor’un Bölgesel Amatör Lige (BAL) çıkması Hendek Atatürk stadında hummalı bir çalışmanın bir başlangıcı oldu.
Eski Hendekspor Başkanı Zafer Çakmak, Yeni Başkan Sadettin Meraklı ve aynı zamanda Hendek Belediye Başkanı İrfan Püsküllü bir seferberlik oluşturarak çalışmalara başladılar ve her türlü imkân kullanılarak Hendek Atatürk Stadı bugünkü durumuna getirildi.
Başta Hendek Belediye Başkanı olmak üzere, top toplayıcısından Başkanı’na kadar emeği geçen herkesi canı gönülden kutluyor, ayrıca bu hafta olduğu gibi Hendekspor’un her karşılaşmasında o muhteşem taraftarın statta yerini almalarını bekliyorum.
Bir Yöneticinin dediği gibi Hendekspor bir marka olma yolunda, evet olması da gerekir. Fakar marka olma yolunda gördüğüm kadarıyla alel acele bir logo hazırlanmış ve Stadın belli yerlerine duvara çizilmiş, atkılara ve şapkalara basılmış. Marka olmak için neler gerektiğini işin ehli olanlar bilir tabiî ki ama ben isterdim ki birkaç logo hazırlanarak gerek Taraftarlara gerekse Hendeklilere danışılarak içlerinden birinin Hendekspor’un yeni kurumsal logosu olsun. Bu gibi marka olma yolunda olan Spor kulüpleri veya oluşumlar için bir çok örnek göstermek mümkün, örneğin Sakarya Büyükşehir Belediyesi bazı isim koyulması konusunda Vatandaşlara danışarak anketler düzenleyerek bazı hizmetlerinin isimlerini vatandaşlara soruyor ve uyguluyor gibi…
Neyse, stadın güzelliklerini ve yapılan hizmetleri ne kadar övsek az olur ama birazda eleştiri yaparsak kimsenin de alınmaması gerekir.
Yine İlçemizde bazı birbirlerine uzak olmayan iki stadın daha zeminlerinin yapıldığını duydum, inşallah önümüzdeki günlerde inceleme fırsatını bulacağız. Bazı Mahallelerde ise sahanın hazır olduğunu ve yıllardır her nedense zeminine kum dökemedikleri söyleniyor.
Yine Hendek’te yapılan sentetik saha iki yıldır maçlar oynanıyor fakat hala tribünü yok. Geçen yıl portatif bir tribün yapılmıştı ama bu sene yerinde yerler esiyor.
Bu maçlara gidenler seyirci değimli? Şimdi belki de diyeceksiniz ki o takımların Yöneticileri yok mu? Tabii ki var ama güçleri belli. Bu takımlarda İlçemizin takımları. Her takıma belki maddi yardım yapılamaz ama bunların kullandıkları ortak alanları olan Stadlara da tribün yapılmalı. Bir taraf cennet gibi diğer taraf ağaç altı.
Derler ye ellere var da, bize yok mu? HendekSpor Marka olurken diğer takımlarımıza da biraz bakalım. Bu takımlardan gün gelecek Hendekspor’a futbolcu yetiştirilecek. Hep deniliyor alt yapılarımızda 300’e yakın oyuncu var diye, inşallah 500’e çıkar olumlu gelişmeler ama diğer takımlarımızın yok sayılmaması gerektiğini düşünüyorum.
Bizler İlçemizin her takımını önemsiyoruz. Her oyuncumuz bizim için önemli. İyi yapan Yöneticiyi nasıl yere göke sığdıramıyorsak yapılmayanı da eleştirmek zorundayız.
Yazdıklarımızı beğenen olur, beğenmeyen olur. Biz herkese her kesime saygılıyız. İyiyi övdüğümüz gibi kötüyü de eleştirerek doğru yolu ve ortak noktayı bulmaya çalışmak lazım. Daha iyi yerlerde bulunabilmek için herkes güçlünün yanında bulunmak ister, ama güçsüzün de yanında olmak lazım. Bir takımı marka yaparken diğer takımları yok saymamak gerekir.
En azından alt yapıdan yetişen Gençleri İlçemizin diğer Amatör Lig’lerde oynayan takımlarına adapte edip zaman içerisinde Hendekspor’a kazandırmak lazım.
Son olarak Hendek Atatürk Stadını bu günkü haline getiren ve emeği geçen herkesi tekrar kutluyorum, emeklerinize ve ellerinize sağlık…
Hendekli her sporsever gibi Hendekspor’u 3. Lig’de görmek istiyor ve bu anlamda 3. Lig yolunda Hendekspor’a başarılar diliyorum.
Hoşçakalın…