“Gelincik” adlı kitabıyla kısa sürede belirli bir okuyucu kitlesine kavuşan Eğitimci-Yazar Neslihan Cebesoy, AH AŞK! Aradığım yandığım, kendimden geçtiğim aşk, bulmalıyım seni. Görmeliyim, hissetmeliyim, duymalıyım, tatmalıyım. Her hücremde yaşatmalıyım. Belki bir kitabın sayfalarında, belki bir denizin dalgasında. Gündüzün gecesinde, gecenin karanlığında, kayan yıldızlarda, doğan güneşte, bir sokak lambasında, yağmuru yağdıran bulutta, bir şimşek çakmasında, bir yıldırım düşmesinde..
Bu konuda gençlerin bilgisayar alışkanlığından kurtulup kitap okumaları için çalışan Eğitimci Yazar Neslihan Cebesoy, “Gelincik” başlıklı kitabı gençlerin, öğrencilerin ve vatandaşların faydalanması için ve onların kitap alışkanlığını sağlamak için bu kitabı yazdım. Kitap alışkanlığı ne yazık ki bazı gençlerimizde yok. Aslında kitap okuyan ve boş zamanlarını kitap okuyarak geçiren kişiler her zaman topluma faydalı olmuş kişilerdir. Kitap okuyan insandan hiçbir zaman zarar gelmez. Anne ve babalara kitap okuma konusunda ve çocuklarının bu tür alışkanlıklara yönlendirmeleri için onlara da görev düşüyor.
Cebesoy, kendimi bildim bileli hep bir şeyler yazıyordum ben. Kağıtlara, defterlere, boş bulduğum gazete kupürlerine, okul yıllarımda kara tahtaya masala. Zaten bana göre de yazmak hissetmek biraz da. Hissetmediğim hiçbir şeyi yazamam ben. Genelde duygulu, içli, candan. Hissetmek en önemli şey, sonrası sadece yazmakla ilgili tamamen. Ve evet bana bu kitabın kitap olmasını sağlayan şey bu.